İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | look older f. | büyük göstermek | ||
Tom looks older than Mary. Tom, Mary'den daha büyük gösteriyor. More Sentences |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Speaking | ||||
Konuşma | you look older expr. | daha yaşlı görünüyorsun | ||
You look older. Daha yaşlı görünüyorsun. More Sentences |
||||
Konuşma | you look older expr. | daha büyük görünüyorsun | ||
You look older than I am. Benden daha büyük görünüyorsun. More Sentences |